Muharrem ayına doğru

AK Parti Malatya Milletvekili, TBMM İdare Amiri; Ömer Faruk ÖZ, Hicri Yılbaşı vesilesiyle bir mesaj yayımladı.

Muharrem ayına doğru
24 Ekim 2014 - 15:35 - Güncelleme: 25 Ekim 2014 - 18:26

AK Parti Malatya Milletvekili, TBMM İdare Amiri; Ömer Faruk ÖZ, Hicri Yılbaşı vesilesiyle bir mesaj yayımladı.

Öz mesajında şu ifadelere yer verdi:

"25 Ekim Cumartesi, İslam tarihinin çok önemli bir hadisesinin, Yüce Peygamberimiz Hz. Muhammed ve arkadaşlarının, Mekkeli müşriklerin baskıları dolayısıyla M.S. 622 yılında Mekke'den Medine'ye göç etmelerinin yıl dönümü.

Kuran-ı kerimde "Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek çok yer bulur, bolluk bulur..." Çünkü "Allah'ın arzı geniştir" buyurulmaktadır. Hz. Muhammed (S.A.V), "Muhacir, Allah'ın yasakladığı şeyleri terk eden kimsedir" sözü ile hicret kavramına mecâzî bir anlam da yüklemiştir. İslam tarihi ve medeniyetinde hicretin yüksek mana ve değeri bulunmaktadır. Müslümanlar hem bireysel hem de toplumsal anlamda özgürlüklerine hicret sayesinde kavuşmuşlardır. Bilindiği gibi Hicret vasıtasıyla İslam, diğer toplumlara ulaşmış ve onların hakka ve hakikate doğru hicretleri başlamıştır.

Hicret yalnızca dini muhteva içeren asil bir eylem değil aynı zamanda siyasal, toplumsal, iktisadi ve irfani çok yönü bulunan bir eylemdir. Bu muhtevası itibariyle son derece derin anlamlar barındıran Hicret olgusu, zulmün ne olduğunun hafızasına sahip bir ümmet için önemli tecrübeler ve pozitif değişimler ortaya çıkarmıştır.

Tarihsel olarak bakıldığında her uygarlığın ve her anlamlı hayat hikâyesinin ardında bir hicret vardır ve bu hicretler, yer değiştirmeler arasında Müslümanların yaşadığı tecrübe ontolojik olarak daha farklı bir sınıflandırma içerisinde yer almaktadır. Tarihsel bir gerçeklikten öte Hicret, Müslümanlar için bir hayat tarzıdır. Hicret, her durumda zulmün ve zalimin karşısında hak ve hakikatin tarafında yer almak, her fırsatta daha iyinin, daha güzelin arayışı içinde olmaktır. Hiçbir zaman fani dünyanın aldatıcılığına kanmamak, nefsin, tuzağına düşmeyerek Allah'ın haram kıldıklarından uzak durmaktır. Bu bağlamda Hicret; dünya var olduğu müddetçe hak ile batıl, adalet ile zulüm, iyilik ile kötülük mücadelesinin devam edeceği bilinciyle yaşamaktır. 

İçerisinde Recep, Şaban, Ramazan gibi pek çok önemli ayları bulunduran hicri yıl, Muharrem ayı ile başlamaktadır. Bilindiği üzere “Aşure, Kerbela” denince mezhebi, meşrebi ne olursa olsun bütün Müslümanların ortak hüznünü, ortak kederlerini hatırladıkları bir ay olan Muharrem ayının inananlar için ayrı bir önemi bulunmaktadır. 

Zulme boyun eğmeyen, adaletin ve doğruluğun yanından ayrılmayan Hazreti Muhammed’in sevgili torunu Hazreti Hüseyin’in Kerbela’da şehit edildiği Muharrem ayının İslam âleminde önemi hepimizce bilinmektedir. Bu ay, Kerbela şehitlerini anarken, İslam âleminin duyduğu derin acısını da paylaştığımız bir aydır.

Biz bugün ülkemiz ve İslam dünyası olarak yeni bir hicri yıla daha girmenin sevincini yaşarken, aynı zamanda Ortadoğu’da yaşanan insanlık dramı dolayısıyla büyük üzüntü duymaktayız. Ben bütün dünyadaki Müslümanların, yeni Kerbelaların yaşanmaması için tarihsel birlikteliğimizi de dikkate alarak ortak bir dil, ortak bir kültür, ortak bir düşünce geliştirmesi, aşırıcılığa fırsat vermemesi gerektiği kanaatindeyim.

Bu vesilyle bütün İslam âleminin hicri yılbaşını ve muharrem ayını kutluyor, Hicri yeni yılın başta Malatyalı hemşerilerim olmak üzere hepimiz için hayırlara vesile olmasını, ülkemize ve tüm dünyaya barış, sevgi ve hoşgörü getirmesini, diliyorum" dedi

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum