Başkan Cömertoğlu TRT GAP Diyarbakır'ın Konuğu Oldu
Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu TRT Gap Diyarbakır Radyosuna canlı yayın konuğu olarak katıldı. TRT Gap Diyarbakır Radyosunda Arapgir'in tarihi eserleri üzerine bir söyleşi gerçekleştiren Başkan Cömertoğlu, “Arapgir, güvende olan kavşak noktasında ipek yolu üzerinde bütün kültürlerin etkileştiği mekansal ilişkilere dönüştüğü, hizmetlerin ve sanat kollarının kendini geliştirdiği ve ustaları ile bilinen Yukarı Fırat'ın merkezi, Roma İmparatorluğu öncesi toplu yaşamın olduğu ve ilçede bulunan Eskişehir Osmanpaşa vadisinin Roma dönemi sonrası aktif eyalet merkezi olarak kullanıldığının anıldığı bir yerdir” ifadelerini kullandı.Arapgir'in Danişmentler, İlhanlılar, Akkoyunlular gibi medeniyetlerin merkezi olduğunu belirten Cömertoğlu, “Arapgir, Eskişehir Osmanpaşa vadisinde Roma dönemine ait Göz Suyu'nun Narin Kaleye 9 kilometre mesafede kapalı yöntemle 650 mahalle çeşmesine dönüştürüldüğü çok kalıcı bir terkos sistemin yanı sıra her birinin yer altında kanalizasyon ve atık suların deşarj edildiği bir şehirdir. Arapgir aslında bir zaviye hizmet ekolünün üretildiği merkez. Bir çok kültürel etkileşimin olduğu bu bölgede ermenilerle birlikte bir yaşam var. Sivil mimariye yansımış taş ve ahşap bütünlüğünde son dönemde çalıştığımız merkezde bin 200 konağımız var. Bunların bir çoğunu önceledik 385 tanesinin de tipoloji örneğini olarak da Arapgir envanteri oluşturduk, Arapgir evleri adı altında da sunumlarımızı gerçekleştirdik, kitaplaştırdık. Bunların bir kısmı restorasyon kapsamında kamulaştırılarak Arapgir belediyesinin mülkiyetine geçti. Konuyla ilgili olarak 12 tane müze planlıyoruz bu anlamdaki çalışmalarımız sürüyor” şeklinde konuştu.Arapgir'de tarihi eser olarak biri 2 bin yıllık olmak üzere 61 köprünün,43 tane mezarlığın, 21 tane caminin, 7 tane kilise kalıntısının olduğunu aktaran Cömertoğlu, “Benzer eserler Arapgir'in 63 mahallesinde var, özellikle taş köprü bölgesinde kalan 2 bin yıllık tarihi bir köprümüz var restore etmeye çalışıyoruz. Bu bölgede aşağıya indiğimizde Fırat'a kadar 60 kilometre vadi içerisinde farklı 30'un üzerinde yerleşke merkezi var. Arapgir aslında medeniyetin tam kavşak noktasında biriktirdiği ve yaşamın içerisinde sürekli tuttuğu, geleneklerin şehri, üretim şehri, temsil şehri. Musikisiyle, gastronomiyle tam bir Osmanlı mutfağının ve musikisinin yaşandığı Yukarı Fırat'ın merkezi dolasıyla burada her mekan kendi içerisinde büyük bir geçmişi hatırlatıyor. Tarih denince Arapgir, Arapgir denince geçmiş, geçmiş denince de medeniyet olgusu var. Aslında ürünün,ilkeli duruşun,insan için var olmanın ve gelecekten umutlu olmanın lezzetlerin şehridir Arapgir” diye konuştu