Bir gece Whatsapp grubuna atılan bir karikatür müthiş ürpertti beni. Sosyal medyada eleştirdim ama karikatürü paylaşamadım, rezaletti çünkü. Çizer karikatüründe, Adem(as)’ı oldukça çirkin ve eşi annemizi çıplak çizmiş ve Adem(as)’ın elde avuçta bir şeyi olmadığı halde kendini cennette zannettiği için muhtemelen Türk olduğu üzerinden ironi yapmış muhalif/minik beyniyle… Haşa!
“Bu aptalca algı operasyonunu Allah’ın peygamberi üzerinden yapacak kadar nasıl bir deli cesaretidir?” diye düşündüm. Dışarıda insanın kendince eğlenebileceği bin tane konu varken insan neden dini konularda espri yapmaya çalışır?
Kur’an ahlâkının getirdiği ruh derinliğinden yoksun olan insanların espri anlayışları da basit ve yüzeysel. Genellikle basit şeylere gülüyor, basit espriler yapıyor, tüm bunlardan cahilce bir haz alıyorlar. Bu son derece ilkel bir eğlence anlayışı.
Bu kişiler aslında içlerinde bir ‘büyüklenme tutkusu’ taşıyorlar. Yüce Allah'ın sonsuz kudret sahibi olması, yarattığı canlı-cansız tüm varlıkların O'na boyun eğmesi, büyüklenen kimselere çok ağır geliyor. Çünkü Rabbimizin muhteşem yaratmasına tanık oldukça, kendi acizliklerinin farkına varıyorlar. Bu yüzden, Allah’ın eşsiz gücüyle yarattığı mucizevi yaratılış delillerini görmezden gelerek ve apaçık gerçeği reddederek rahatlayacaklarını zannediyorlar.
Allah'ın ve hak dinin varlığını bilmek, kanıtlarını görmek bu insanlarda şiddetli bir iç sıkıntısı oluşturuyor. İman edemiyorlar, Allah nasip etmiyor. Bu sebeple inananlara karşı için için kıskançlık hissediyor ve haset duygularını bu şekilde kendilerince alay ederek yatıştırmaya çalışıyorlar. Vicdanlarının sesine kulak vermiyor, dini alaya almaya, insanları güldürmeye çalışırken, anlattıklarıyla ve yaptıkları düzeysiz esprilerle çirkinleşiyorlar.
Bir düşünseler; ölüm anında, Allah huzurunda sorgulanırken, cehennemin kenarında onun "gazablı öfkesini ve uğultusunu" işitirken bu aptalca esprileri yapıp gülebilecek mi insan?
Samimi inanan insan asla bu tarz espriler yapmadığı gibi bu esprilere gülmez, çok rahatsız olur. Farklı konularda yapılan espriler kaliteli ve zekice ise insanları etkilemesi doğaldır, ancak dinle alay ve şaka olmaz.
Dini, din ahlakını, kulluk sorumluluğunun gereği olan ibadetleri alaya almaya çalışan kişiler asla müminlere zarar veremez, onları küçük düşüremezler. Çünkü yaşamın en ciddi konusu olan imanında samimi müminler, inkârcıların Kur’an'da haber verilen bu davranışlarına tanık olduklarında daha da coşkuyla Rablerinin hoşnutluğunu arar, ibadetlerine daha büyük coşkuyla devam ederler. Yani ‘çirkinler’in bu kasıtlı çabası boşunadır.
Allah’ın kendisiyle birlikte olduğunu, O’nun sonsuz gücü tarafından kuşatıldığını unutan ve Allah’ın dinini hafife alan kişiyi, merhamet ederek Kur’an’la uyarmak… Yapılması gereken en güzel davranış bu olacaktır. Ancak halıdaki mayt gibi baktığı açıdan ne kadarı görünüyorsa dünyaya öyle bakıp sığ ve yüzeysel yaşayan, nefsinin sesine kulak kesilmiş ama vicdanını işitmemekte direnen insanla çok fazla vakit kaybetmemek lâzım; sizi de işitmez.
Dinlerini bir oyun ve eğlence (konusu) edinenleri ve dünya hayatı kendilerini mağrur kılanları bırak. Onunla (Kur'an'la) hatırlat ki, bir nefis, kendi kazandıklarıyla helake düşmesin; (böylesinin) Allah'tan başka ne bir velisi, ne bir şefaatçisi vardır; her türlü fidyeyi verse de kabul olunmaz. İşte onlar, kazandıkları nedeniyle helake uğrayanlardır; küfre saptıklarından dolayı onlar için çılgınca kaynar sular ve acıklı bir azap vardır. (En'am Suresi, 70)
YORUMLAR