Dün gece sosyal medyaya düşen bir video müthiş tepkiye yol açtı. Ayrıldığı eşini çocuğunun da gözleri önünde öldüresiye döven haysiyetsiz bir vandala ait görüntüler vardı videoda. Dehşet vericiydi, tamamını izleyemedim. Bir insan nasıl bu kadar acımasızca şiddet uygulayabiliyor aklı almıyor insanın, bu kadar nefret mümkün değil.
Sevgisizlik tüm dünyayı sardı, derin ve samimi sevgi insanların adeta ellerinden alındı ki bu, insanın ruhunun alınmış olması gibi bir şey. Çünkü sevgi yitirildiğinde geriye ne kalır? Bu, insanın içinin boşaldığı, manevi anlamda tükendiği anlamına gelmez mi?
Allah, ruhun ihtiyacı olan sevgiye dikkat çekiyor. Ruh sevgiye açıktır; merhamete, şefkate, dostluğa özlem duyar. İnsanın kalbinde sevgi olmayınca, çevresine de sevgiyle bakamıyor. Sevgi ve aşkı kaybettiğinde insanın içinde korkunç bir boşluk meydana geliyor ve artık yitirilenlerin yerini sıkıntı, azap, korku, gerginlik, kuşku ve panik alıyor. Bu acıdan kurtulmak için de birçok insan ya alkol ya da aklı örten, bedenine ve ruhuna zarar veren tehlikeli maddeler kullanmaya başlıyor ve doğaldır ki sonuç da çok kötü oluyor.
Allah’a samimi inanmayan insanın ruhen rahat ve dengeli olması çok zor. Istırap çekiyor, müthiş bunalıma giriyor insanlar. Dünyadaki şiddetin, intiharların, alkol ve uyuşturucu kullanımının bu kadar yüksek olmasının en önemli sebeplerinden biri bu. İman eden insan dengeli, huzurlu olur, neşeli olur, kafası rahat olur. Diğer türlü ‘kafasını dağıtmak için’ ne bulursa kullanıyor. Sonunda ise ya kendisi bedenen çöküyor, mahvoluyor, saldırganlaşıyor. İnsan ruhen, bedenen ve devamında maddi yönden de çökünce sürekli hata yapıyor, suç işliyor, şiddete başvuruyor ve şeytanın bataklığa benzer karanlık sisteminde yaşıyor. Yaşamak denirse buna.
Nefis nefrete, öfkeye, kine daha yatkındır; karmaşadan, şiddetten hoşlanır. Nefsanî sevgi sahte ve geçicidir. Gerçek sevgi Rahmanîdir; halisane teslimiyeti, huzuru getirir, ferahlığı getirir, akıl ve şuur açıklığı getirir. Akıl insana derinlik verir, vicdan kullanma ve öfkesini yenme özelliği verir; insanın muhakeme gücünü artırır.
Bu nedenle çocukluk döneminden başlayarak insanları güzel ahlâka davet etmek, Allah sevgisinin o kucaklayıcı sıcaklığına insanları yaklaştırmak, gerçek sevginin, aşkın, şefkat ve merhametin güzelliğini insanlara anlatmak gerekiyor. İnsan ancak Allah’ın koruması altında olduğunu bildiği ve O’na güvenip dayandığında yani tevekkül ettiğinde huzur, mutluluk, güven ve güzellikler içerisinde yaşayabilir.
Din sevgidir, merhamettir, şefkattir, akılcılıktır, güven ve huzurdur; bütün pozitif duygularımızın toplamıdır. Kur’an’a bakın; negatif tüm duyguları ezecek bir sistem kurmuş Rabbimiz. Ne öldürüyor güzel olanı, Kur’an hemen onu eziyor, onu ortadan kaldıracak tedbirler alıyor. O zaman kinden, nefretten, acımasızlıktan, intikam duygusundan sıyrılıp şefkati, merhameti, affedici olmayı, sevgiyi yaşayacak duruma geliyoruz. Ama insan nefsanî olan bu negatif duygulardan kurtulamıyor ve Rahmanî olana ulaşamıyorsa engellerin arkasında sevgisizlikten boğuluyor.
Allah sevgisi ile yaklaşan insan, baktığı yerde Allah’ın tecellisi güzellikleri görür. Bu yüzden derin sevgiyi çok şiddetli yaşayabilir. Kalbinde şefkat, merhamet koruma hisleri oluşur.
Anne babalar, çocuklarınıza hayatın gerçek amacını, insan olmayı öğretin. İmam Gazali, çocuğun kalbini, “tertemiz, bomboş, saf, her şeyi almaya kabiliyetli ve yöneltildiği her şeyi yapmaya meyilli” olarak tanımlıyor. Çocuklarınıza Allah inancını küçük yaşlarda öğretin. Dinin özü güzel ahlâktır. Allah katında beğenilen üstün ahlâk özellikleri, özellikle çocukluk döneminde şekilleniyor.
“Şiddet gören bugünkü mazlum çocuk, yarının şiddet gösteren zalimi olur” diyor pedagog yazar Adem Güneş. Çocuklarınıza merhamet gösterin. Onlara sevgiyi, şefkati ve merhameti öğretin. Aile bireyleri için bu pozitif duygular çok büyük nimettir, Allah'ın bahşettiği özel duygulardır, iç enerjisidir. Allah'ın beğendiği ahlâktır şefkatli ve merhametli olmak, Allah'ın Rahman/Rahim isminin tecellisidir.
Not: #8MartDünyaKadınlarGünü bugün. Evladını vatan uğruna şehit veren tüm şehit annelerinin, yavrularını terör örgütü PKK’nın elinden kurtarmak için HDP il binası önünde ilk ateşi yakıp oğluna kavuşan Hacire annenin ve umutla bekleyen Diyarbakır Annelerinin de günü kutlu olsun.
#şiddetehayır
Sevgisizlik tüm dünyayı sardı, derin ve samimi sevgi insanların adeta ellerinden alındı ki bu, insanın ruhunun alınmış olması gibi bir şey. Çünkü sevgi yitirildiğinde geriye ne kalır? Bu, insanın içinin boşaldığı, manevi anlamda tükendiği anlamına gelmez mi?
Allah, ruhun ihtiyacı olan sevgiye dikkat çekiyor. Ruh sevgiye açıktır; merhamete, şefkate, dostluğa özlem duyar. İnsanın kalbinde sevgi olmayınca, çevresine de sevgiyle bakamıyor. Sevgi ve aşkı kaybettiğinde insanın içinde korkunç bir boşluk meydana geliyor ve artık yitirilenlerin yerini sıkıntı, azap, korku, gerginlik, kuşku ve panik alıyor. Bu acıdan kurtulmak için de birçok insan ya alkol ya da aklı örten, bedenine ve ruhuna zarar veren tehlikeli maddeler kullanmaya başlıyor ve doğaldır ki sonuç da çok kötü oluyor.
Allah’a samimi inanmayan insanın ruhen rahat ve dengeli olması çok zor. Istırap çekiyor, müthiş bunalıma giriyor insanlar. Dünyadaki şiddetin, intiharların, alkol ve uyuşturucu kullanımının bu kadar yüksek olmasının en önemli sebeplerinden biri bu. İman eden insan dengeli, huzurlu olur, neşeli olur, kafası rahat olur. Diğer türlü ‘kafasını dağıtmak için’ ne bulursa kullanıyor. Sonunda ise ya kendisi bedenen çöküyor, mahvoluyor, saldırganlaşıyor. İnsan ruhen, bedenen ve devamında maddi yönden de çökünce sürekli hata yapıyor, suç işliyor, şiddete başvuruyor ve şeytanın bataklığa benzer karanlık sisteminde yaşıyor. Yaşamak denirse buna.
Nefis nefrete, öfkeye, kine daha yatkındır; karmaşadan, şiddetten hoşlanır. Nefsanî sevgi sahte ve geçicidir. Gerçek sevgi Rahmanîdir; halisane teslimiyeti, huzuru getirir, ferahlığı getirir, akıl ve şuur açıklığı getirir. Akıl insana derinlik verir, vicdan kullanma ve öfkesini yenme özelliği verir; insanın muhakeme gücünü artırır.
Bu nedenle çocukluk döneminden başlayarak insanları güzel ahlâka davet etmek, Allah sevgisinin o kucaklayıcı sıcaklığına insanları yaklaştırmak, gerçek sevginin, aşkın, şefkat ve merhametin güzelliğini insanlara anlatmak gerekiyor. İnsan ancak Allah’ın koruması altında olduğunu bildiği ve O’na güvenip dayandığında yani tevekkül ettiğinde huzur, mutluluk, güven ve güzellikler içerisinde yaşayabilir.
Din sevgidir, merhamettir, şefkattir, akılcılıktır, güven ve huzurdur; bütün pozitif duygularımızın toplamıdır. Kur’an’a bakın; negatif tüm duyguları ezecek bir sistem kurmuş Rabbimiz. Ne öldürüyor güzel olanı, Kur’an hemen onu eziyor, onu ortadan kaldıracak tedbirler alıyor. O zaman kinden, nefretten, acımasızlıktan, intikam duygusundan sıyrılıp şefkati, merhameti, affedici olmayı, sevgiyi yaşayacak duruma geliyoruz. Ama insan nefsanî olan bu negatif duygulardan kurtulamıyor ve Rahmanî olana ulaşamıyorsa engellerin arkasında sevgisizlikten boğuluyor.
Allah sevgisi ile yaklaşan insan, baktığı yerde Allah’ın tecellisi güzellikleri görür. Bu yüzden derin sevgiyi çok şiddetli yaşayabilir. Kalbinde şefkat, merhamet koruma hisleri oluşur.
Anne babalar, çocuklarınıza hayatın gerçek amacını, insan olmayı öğretin. İmam Gazali, çocuğun kalbini, “tertemiz, bomboş, saf, her şeyi almaya kabiliyetli ve yöneltildiği her şeyi yapmaya meyilli” olarak tanımlıyor. Çocuklarınıza Allah inancını küçük yaşlarda öğretin. Dinin özü güzel ahlâktır. Allah katında beğenilen üstün ahlâk özellikleri, özellikle çocukluk döneminde şekilleniyor.
“Şiddet gören bugünkü mazlum çocuk, yarının şiddet gösteren zalimi olur” diyor pedagog yazar Adem Güneş. Çocuklarınıza merhamet gösterin. Onlara sevgiyi, şefkati ve merhameti öğretin. Aile bireyleri için bu pozitif duygular çok büyük nimettir, Allah'ın bahşettiği özel duygulardır, iç enerjisidir. Allah'ın beğendiği ahlâktır şefkatli ve merhametli olmak, Allah'ın Rahman/Rahim isminin tecellisidir.
Not: #8MartDünyaKadınlarGünü bugün. Evladını vatan uğruna şehit veren tüm şehit annelerinin, yavrularını terör örgütü PKK’nın elinden kurtarmak için HDP il binası önünde ilk ateşi yakıp oğluna kavuşan Hacire annenin ve umutla bekleyen Diyarbakır Annelerinin de günü kutlu olsun.
#şiddetehayır
YORUMLAR